Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel, UBP kurultay süreci öncesinde parti içi tartışmalar ve muhalefet partilerinin tutumlarına karşı sert açıklamalarda bulundu. Üstel, parti içindeki bazı kişilerin muhalefet ağzıyla hareket ederek, UBP’yi başarısız kılmaya çalıştığını belirtti ve bu tür davranışların kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Üstel, Kıbrıs Türk Halkı’nın bağrından doğan UBP’nin varlığını, ruhunu ve gücünü korumanın her üyenin asli görevi olduğunu ifade etti. Üstel, parti içinde tarihsel süreçlerde bulunmuş birçok dava arkadaşıyla birlikte kurultaylar yaşamış bir kişi olarak, parti bütünlüğünü bozacak hareketlerin partiyi nasıl zarar verdiğini deneyimlediklerini belirtti. Özellikle 2012 sürecinin UBP’ye büyük zararlar verdiğini hatırlattı.
Üstel, kurultayı bahane ederek kardeşi kardeşe, partiliyi partiliye kırdırmanın ve “kazanmak için her yol mubahtır” mantığıyla hareket etmenin partiyi gelecekte de zarar vereceğini söyledi. UBP’yi karalayan, kendi parti yöneticilerine ve üyelerine acımasızca saldıran zihniyetin, partiyi ne iktidarda tutabileceğini ne de iktidara getirebileceğini belirtti.
Üstel, yapılan tüm tahriklere rağmen ne kendisinin ne de üyelerin bu oyunlara gelmeyeceğini belirtti ve UBP’nin kurultayını demokratik ve şeffaf bir şekilde gerçekleştireceğini, ülkenin istikrarla yoluna devam edeceğini ifade etti.
Üstel’in açıklamasının tamamı şöyle:
“Partimizin kurultay sürecinin başlaması ile birlikte, parti içi mücadele ağzı ile değil, saygı sınırlarını aşarak, UBP’yi başarısız kılmak isteyen muhalefet partileri ağzı ile yapılmaya başlanan, parti içi mücadele değil, parti içi kavga arayan açıklamalara karşı söyleyecek sözümüz olduğunu herkes bilmelidir.
Ne var ki; Kıbrıs Türk Halkı’nın bağrından doğan Ulusal Birlik Partisi’nin varlığını, ruhunu, gücünü korumak, her üyemizin en asli görevidir.
Ben ve pek çok dava arkadaşımız, Ulusal Birlik Partisi içerisinde, tarihsel tüm süreçlerde bulunmuş, kurultaylar yaşamış ve parti bütünlüğünü bozacak hareketlerin, partimize ne denli zararlar verdiğini deneyimlemiş kişileriz.
Yaşanan sıkıntılı kurultayların, örneğin 2012 süreçlerinin bizden neler alıp götürdüğünü, tüm UBP’liler unutmamıştır.
Partimizin, kahır ekseriyeti, yaşananlardan gereken dersleri çıkarmış olsa da bundan hala ders çıkarmayanlar olduğunu görmek üzücüdür.
Kurultayı bahane ederek, kardeşi kardeşe, partiliyi partiliye kırdırmak, “kazanmak için her yol mubahtır mantığı” ile hareket etmek, sadece bugün değil gelecekte de partiye zarar verecek tutum ve davranışlara girmek son derece yanlıştır.
UBP’yi karalayan, kendi parti yöneticilerine acımasızca saldıran, üyelerini mesnetsiz iddialarla zan altında bırakanlar, kendi partililerini hırsız, yüzsüz ilan eden bu zihniyet, UBP’yi ne iktidarda tutabilir ne de iktidar yapabilir.
Kimse beni hakaretlerle, söylemlerle ve mesnetsiz suçlamalarla tahrik edemez.
Ama bu suçlamalar artık, partimize zarar verecek noktaya gelmişse, bunu da kimsenin yanına bırakmayız.
Kimse bana bu tahriklerle, kişisel siyasi çıkardan başka hiçbir şeye yaramayacak ve partiyi 2012 süreçlerine sokacak adımları attıramaz.
Hiçbir makam partimizden daha önemli değildir. Parti genel başkanı olarak bu sorumluluğu yüreğimde hissediyorum. O yüzden herkes, konuşmadan mutlaka düşünmeli hele düşünmeden asla konuşmamalıdır.
Adına parti içi demokrasi diyerek partimize saldırmalarına asla izin vermeyeceğiz.
Parti içi demokrasiyi zamanında katledenlerin şimdi parti demokrasi diye çıkıp naralar atmaları manidardır.
Kimse endişe duymasın. Yapılan tüm tahriklere rağmen, ne ben ne de üyelerimiz bu oyunlara asla gelmeyecek, Partimiz kurultayını demokratik ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirecek ve “UBP iktidarda, ülkemiz de “istikrarla” yoluna devam edecektir.”