Tarihi ve doğal güzellikler bakımından zengin olan Kıbrıs’a gelecek olanlar, Kral Mezarları ya da Kraliyet Mezarları olarak adlandırılan bölgeyi mutlaka gezi listelerine eklemelidir. Salamis yakınlarında bulunan mezarlar oldukça geniş bir alana yayılmıştır ki sınırları henüz tam anlamıyla bilinememektedir. Büyük mezarlığın bulunduğu alan iki bölgeye ayrılmış haldedir. Bir bölgede kraliyet mensuplarına ve Salamis’in yüksek düzeydeki yerleşimcilere ait mezarlıklar yer alır. Diğer bölgede ise sıradan vatandaşların mezarlarının gömülü olduğu görülebilmektedir.
Araştırmacıların Kral Mezarları ile alakalı yaptıkları incelemeler sırasında ortaya çıkarttıkları sonuçlara göre buradaki mezarların tarihi MÖ 7. ve 8. yüzyıla dayanırken MS. 4. yüzyıla kadar da kullanılmaya devam edilmiştir. Gömme gelenekleri ile alakalı gerçekleştirilmiş incelemeler ile de görülebileceği üzere bunlar Homer’in İlyada Destanı içerisinde anlatılanlara benzerlikleri içerisinde barındırmaktadır. Bölgeyi ziyaret edecek olan kişiler için buradaki mezarların her biri numaralandırılmıştır. Ve bu numaralandırma sonucunda çeşitli açıklamalar da ziyaretçilere sunulmaktadır.
Mezar 50 ise Kral Mezarları arasında örneğine çok az rastlanılan bir mezar olarak ön plana çıkmaktadır. Kubbeli bir çatıya sahip olan mezardaki büyük odanın içerisinde, efsanelere göre Hıristiyanlığa geçmesinden sonrasında burada hapsedilmiş St. Catherine of Alexandria’nın da simgesi bulunmuştur. Aynı zamanda bölgede yapılan kazı esnasında iki tane kurban edilmiş atın iskelet kalıntıları da bulunmuştur. Kendine özgü bir dromoya sahip bu mezar, mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.