Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası (KIBTES) Başkanı Himmet Turgut, eğitimde fırsat eşitliği ve insan haklarının korunması adına Milli Eğitim Bakanlığı’nı ve diğer yetkilileri göreve davet etti.
“Çocuklarımızın hayalleri ve geleceği, onların eğitim hakkına saygı göstererek, inşa edilmeli, siyasi amaçlar için harcanmamalıdır” diyen Turgut, toplumun tüm kesimlerini, bu temel hakların korunmasına destek olmaya çağırdı.
Turgut yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde inancı gereği başını örten öğrencilerin eğitim hakkının ihlal edilmesine yönelik uygulamalar karşısında derin bir endişe duyduklarını ifade ederek, “Bu tür ayrımcı yaklaşımlar yalnızca bir kıyafet meselesi değil, evrensel bir insan hakkı meselesidir.” dedi.
8 Nisan 2025 tarihli ve 71 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uyulacak Kurallar ve Disiplin (Değişiklik) Tüzüğü”nün, hukuki dayanağı güçlü, KKTC Anayasası ile uyumlu, temel hak ve özgürlüklerin korunmasını esas aldığını kaydeden Turgut, öğrencilerin inançlarına uygun kıyafet giyme hakkının, ölçülülük ilkesine uygun şekilde korunduğunu belirtti.
Eğitimde fırsat eşitliğini engellemeyecek şekilde düzenlemeler yapıldığını, öğrencilerin haklarının güvence altına alındığını ifade eden Turgut, herhangi bir ayrımcılık veya eşitsizlik yaratmadan, tüm öğrenciler için eşit şartların sağlandığını kaydetti.
Laikliğin ise bireylerin inanç özgürlüğünü ve devletin tarafsızlığını esas aldığını belirten Turgut, “Hiçbir şekilde kılık kıyafet dayatması ve ayrımcılık aracı olamaz. Laiklik, farklı inanç gruplarının barış içinde bir arada yaşamasını sağlamayı hedefler ve bireysel özgürlüklerin korunmasını destekler.” dedi.
Okullarda yapılan eylemlere öğrencilerin de teşvik edilmeye çalışılmasının, hem öğretmenlik mesleğinin etik ilkelerine aykırı olduğunu hem de eyleme teşvik eden öğretmenler için görevden men edilmeye kadar giden disiplin suçlarından biri olduğunu savunan Turgut, şunları kaydetti:
“Eğitim ve öğretimi aksatan her türlü eylem, bireyin öğrenme hakkını engellemekle kalmaz; toplumsal huzura ve geleceğin inşasına da zarar verir. Başörtülü öğrencilerin eğitim hakkını engelleyen her türlü uygulama, yalnızca anayasal bir suç değil, aynı zamanda evrensel insan haklarına ve toplumsal değerlere aykırıdır. İlgili mercilerden, bu tür durumların önlenmesi için gerekli adımları atması ve öğretmenlerin bu konuda sorumluluk bilinciyle hareket etmesi beklenmektedir.”
