Başbakan Ünal Üstel, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis tarafından açıklanan, Kıbrıslı Türklere yönelik 14 maddelik paketin tamamen bir tuzak niteliğinde olduğunu ve hiçbir anlam taşımadığını söyledi. Üstel “Halkımız bu tür tuzaklara düşecek durumda değildir” diyerek şunları kaydetti:
“Bir taraftan Avrupa tutuklama emirleriyle Kıbrıslı Türklere yönelik saldırı başlatan ve Kıbrıslı Türk taksicilerin güneye yolcu götürmesini veya yolcu almasını yasaklamak için meclise tasarı sunan Rum yönetiminin, diğer taraftan Kıbrıslı Türklere yönelik sözde destek paketi açıklaması çelişkili bir durumdur.
Kuzeyde cinayet işleyenleri dahi güneye kaçtıkları zaman bizlere iade etmeyen bir zihniyete sahip olduklarını biliyoruz.
Adamızda her iki toplumun da kendi özgür idareleri altında yaşamasını istediğimizi her fırsatta dile getiriyoruz. Ancak bu açıklanan içi boş sözde destek paketini de bir tuzak olarak niteliyoruz. Tüm maddeleri tek tek incelediğimizde somut bir kararın olmadığını, tamamen bir aldatmaca içine girdiklerini görüyoruz.
Bu sözde destek paketinin, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin, Kıbrıs için atadığı geçici kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın adayı ziyaretinden 2 gün önce açıklanması da dikkatlerden kaçmamalıdır.
Esas önemli olan Kıbrıslı Türklerle doğal gazı paylaşım niyetleridir. Böylesi bir niyetlerinin olmadığı da gözler önündedir. Avrupa Birliği de artık gerçekleri görmeli ve adanın sadece bir kesimine milyarlarca Euro’luk yardım yaparak, diğer tarafa çerez parası uzatma siyasetini terk etmelidir.
Bizler bu tür oyunlara gelmeden kendi bölgemizde Anavatan Türkiye’nin desteği ve yardımlarıyla sorunlarımızı aşmak ve halkımızın refah düzeyini yükseltmek için geceli gündüzlü çalışıyoruz. Bazı sıkıntılarımız olsa da bunları aşmak için tüm kesimlerle görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Birlik ve beraberlik içinde çözemeyeceğimiz bir sorun yoktur.
Elektrik gibi en önemli konuda bu yıl içinde enterkonnekte sistemin ilk adımını atmayı planlıyoruz.
Zor günlerin ardından güzel ve huzurlu günlerin geleceğine inanıyoruz.”
