TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Netanyahu şunun çok iyi farkında. Amerika’yı rehin almış durumda. Lübnan’da savaşa girerse, ABD’nin Netanyahu’nun arkasında savaşa girmek dışında hiçbir çaresi yok.” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin İran’da suikasta uğraması nedeniyle Filistin ulusuna ve İslam alemine başsağlığı dileyerek, “Onun katledilmesiyle barışı da katlettiklerini unutmasınlar.” dedi.
Bakan Fidan, Kanal 7 ve Ülke TV ortak yayınında Mehmet Acet’in sunduğu Başkent Kulisi programında, gündemi değerlendirdi ve soruları yanıtladı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD Kongresinde yaptığı konuşmada ayakta alkışlanmasının ve ABD’den aldığı desteğin onu cesaretlendirip cesaretlendirmediğinin sorulması üzerine Fidan, bu durumun Netanyahu’yu “şüphesiz her zaman cesaretlendireceğini” vurguladı.
Fidan, “Bence Netanyahu şunun çok iyi farkında. Amerika’yı rehin almış durumda. Lübnan’da savaşa girerse, ABD’nin Netanyahu’nun arkasında savaşa girmek dışında hiçbir çaresi yok.” değerlendirmesini yaptı.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin İran’da uğradığı suikasta ilişkin de Fidan, “Ben tekrar sizin vesilenizle şehit İsmail Heniyye’ye Allah’tan rahmet diliyorum. Allah mekanını cennet eylesin. Ailesine başsağlığı diliyorum. Filistin ulusuna başsağlığı diliyorum. İslam alemine başsağlığı diliyorum. Onun katledilmesiyle barışı da katlettiklerini unutmasınlar. Bu mesajın da altını özellikle çiziyorum.” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın TBMM’de yapacağı konuşmaya ilişkin de, “Filistin meselesinin mümkün olan en yüksek ağızdan bütün dünyaya, yüce meclisimizin çatısı altından ilan edilmesi önemli.” dedi.
Yeni İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın yemin töreni dolayısıyla dün İran’da olduğunu hatırlatan Fidan, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ile yemin töreni esnasında karşılaştığını belirtti.
Fidan, yemin töreni sonrası yapılan görüşmelerin ardından Heniyye’yi tekrar gördüğünü ifade ederek, Heniyye’nin ölüm haberini aldığı ana ilişkin duygularını paylaştı.
“İnsan olarak kendisi çok takdir ettiğim, çok beğendiğim biriydi. Uzun yıllara dayanan dostluğumuz vardı. Filistin davası için çok önemli bir kardeşimizdi.” diyen Fidan, haberi aldığında karışık duygular hissettiğini söyledi.
Fidan, “Kendisini bir hayata, bir davaya adamış, bir neticeye doğru gitmeye çalışan ve şahadetin en yüksek mertebe olduğunu en küçük zerrelerinde hisseden bir insanın nihayet kendi hedefine ulaşmış olduğunu görmek, insana bir mutluluk veriyor. Ama diğer taraftan da geride kalan bizler için üzüntü kaynağı.” ifadelerini kullandı.
Heniyye’nin çocukları da dahil olmak üzere 60’a yakın akrabasının öldürülmesine rağmen metanetli olduğunu anlatan Fidan, Heniyye ile ilişkilerinin başlangıcına değindi.
Fidan, “Benim tanıdığım İsmail Heniyye, kendi dava şuuru çok yüksek, kendi taşıdığı emanetin fevkalade bilincinde olan bir insandı.” dedi.
Heniyye’nin yerine Halid Meşal’in seçildiğini söyleyen Fidan, “O da farklı dozajlarda, aynı özellikleri taşıyan birisi.” diye konuştu.
“Bunun çok ciddi bir sonuca yol açacağını biz baştan beri söylüyorduk”
Fidan, bölgede yaşanan gelişmelerin en başından beri yakından takip edildiğini, olayın nereye gideceğinin önceden tahmin edildiğini ve bunun önüne geçilmesi gerektiği yönünde Türkiye’nin daha önce uyarıları olduğunu hatırlattı.
“İsrail’i destekleyen unsurların belli çaresizlikleri var. Sonsuz destek veren bu devletler bir bakıma uzun yıllardır maruz kaldıkları şartlandırma gereği siyonizmi destekleme konusunda şartlandırmaya gitmiş durumdalar.” diyen Fidan, bu ülkelerin İsrail’i destekleme konusunda kendi siyasal tabanları, siyasi sistemlerini üreten bir hale geldiğini söyledi.
Fidan, “Bunun çok ciddi bir sonuca yol açacağını biz baştan beri söylüyorduk.” ifadesini kullanarak, diplomatik ne yöntem bulunursa onun kullanılması yolunda hassasiyetlerin iletildiğini, İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Ligi ortak teması kurulduğunu hatırlattı.
“Uluslararası sistem İsrail’e bir şey söylemekten aciz”
Fidan, Heniyye’nin suikasta uğramasına ilişkin, “Bu yaygınlaşmanın özellikle bu son suikastla beraber alacağı şekil bölgemiz için endişemizi çok daha artırmış durumda. İsrail’de bu sözleri dinleyen yok, kulaklarını kapatmışlar. Uluslararası sistem İsrail’e bir şey söylemekten aciz bir durumda. Ne zaman uluslararası sistem bir duvara toslar, büyük bir kriz yaşar, ondan sonra İsrail’le geliştirdiği bu türden bir ilişkiyi gözden geçirir. Onun dışında bunu tekrar önleyici bir adım atılmasını ben şu anda pek mümkün görmüyorum.” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin de çabalarıyla Hamas’ın geçmişte ateşkese taraf olduğunu vurgulayan Fidan, Heniyye’nin bu konuda sorumluluk aldığını ve yapıcı bir tavır sergilediğini, ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kendi siyasi gündemi nedeniyle bunu kabul etmediğini vurguladı.
Heniyye suikastının Tahran’da gerçekleşmesini nasıl değerlendirdiklerinin sorulması üzerine Fidan, “İsrail devleti adına atılmış son derece sembolik bir adım. Yani verdikleri mesaj sadece Hamas’ı değil, Hamas’ı askeri olarak destekleyen İran’a yönelik de ‘biz tedbir değiştirebiliriz, operasyon yapabiliriz mesajı’.” ifadelerini kullandı.
Fidan, savaşın yayılım tehdidinin artmasına ilişkin soru üzerine dün Tahran ve Lübnan’da toplam 3 operasyon yapıldığını belirterek, “Şimdi İran için önemli olan 3 yerin vurulması, belli düğmelere basılması manasına geliyor.” dedi.
İsrail’in “toprak çalmaktan vazgeçmeyeceğini” vurgulayan Fidan, “Yanıldıkları şey şu, zannediyorlar ki yani biz bu tehditleri bitirirsek, yani Hamas’ı ve Hizbullah’ı ortadan kaldırırsak önümüz açık, hiçbir problem olmaz. Tam da anlamadıkları şey bu. Yani direnişi üreten Hamas veya Hizbullah değil. Direnişi üreten İsrail’in yaptıklarının kendisi. Bugün Hamas olmaz, yarın başka bir hareket olur Filistin’de. Yani bu devam edecek. Bölgede İsrail yayılmacılığı devam ettiği sürece burada bir karşı duruş, bir direniş olacak.” diye konuştu.