Ülkemizde infiale neden olan bir polis mensubunu bıçakla ağır yaralayan Gökhan Takımcılar ve İbrahim Takımcılar’ın aleyhindeki karar dün açıklandı.
Gökhan Takımcılar, Katle teşebbüs, ağır yaralama, soygun, kasti hasar, ciddi darp, polisi darp görevinden men, Kanunsuz uyuşturucu madde ithal ve tasarrufu, sirkat, sahtekarlıkla para temini ve birinci derecede askeri yasak bölgeyi ihlal etmek suçlarından itham edildi. Olayda, 15.08.2021 tarihinde 17.00’de Gaziköy’de bir ev açma olayıyla ilgili gelen ihbar üzerine polis memurları Kozal Debreli ve Fahri Toklu’nun polis aracıyla olay mahalline gitmiş, İbrahim Takımcılar ve Gökhan Takımcılar koşarak kaçmaya çalışmıştı. Polislerin yakaladığı Gökhan Takımcılar, polis memuru Fahri Toklu’yu tasarrufundaki ağır uzunluğu 17,5 ağız uzunluğu 6,5 santim olan sivri uçlu katlanan bıçakla sol göğüs, sırt kısmından ağır yaralayıp, ellerinin muhtelif yerlerini de bıçakla yaralayıp, polis arabasının anahtarını alıp, köy içinde İ.Ç’ye ait araçla kaçmıştı.
Polis Memuru Fahri Toklu’yu bıçakla yaralayarak öldürmeye teşebbüs ettikten GKRY Bölgesine firar eden Gökhan Takımcılar, 30 Ağustos’ta öğle saatlerinde, Kırklar köyünde görevli askerler ve polis ekipleri tarafından gerçekleştirilen operasyon sonucu gizlendiği yerde tespit edilerek tutuklanmıştı. Polis, operasyon kapsamında ayrıca, Gökhan Takımcılar tarafından KKTC’ye geçmek için kullanılan ve terk edilmiş halde bulunan araçta yapılan aramada ise yaklaşık 10 gr ağırlığında hintkeneviri ve 3 gr ağırlığında metamfetamin türü uyuşturucu olduğuna inanılan madde bulmuştu. Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Şerife Kâtip ve Yargıç Murat Soytaç’ın huzurunda görüşülen karar duruşmasında sanığın aleyhindeki kararı Başkan Aksun açıkladı. Aksun, sanıkların işlediği suçların ömür boyu hapis cezası öngören çok ciddi suçlardan olduğunun altını çizdi.
Başkan Fadıl Aksın, kararda şunları kaydetti: “Olayı tüm çıplaklığı ile değerlendirdiğimizde aynı gün erken saatlerde suç işleyen ve aranmakta olan iki sanığın yasal görevini ifa eden ve kendilerini tutuklama amacındaki polis memurunu öldürmeye kalkıştıklarını görmekteyiz. Suç bu hali ile oldukça ağır olgulara sahiptir. Emare doktor raporuna göre müştekinin aldığı yaralanmalardan özellikle göğüs kafesinde olanın 10 cm’lik derin bir kesi olduğunu görmekteyiz ve müşteki aldığı bu yaralanmalar dolayısı ile hayati tehlike riski ile ameliyat edilmiştir.” Aksun, sanıkların dikkate aldırdığı davaları incelediğimizde müştereken 1 ev açma, 2 sirkat ve 1 adet sabıkadan sonra sirkat davası, sanık 1’in 1 ev açma, 2 uyuşturucu madde tasarrufu davası; sanık 2’nin ise 1 cinsel dokunulmazlığı ihlal amacı ile kaçırma, 1 adet emanetçi tarafından sirkat, 3 adet bina açma ve 1 adet sarhoşluk ve rahatsızlık davasından mahkum olduğuna değindi. Aksun, sanıkların sabıklarına bakıldığında sanık 1’in birçok sirkat, polisi darp, mülke tecavüz, kasti hasar sabıkası olduğu ve birçok kez hapse girip çıktığını belirtti. Aksun, sanık 2’nin ise sabıkalarına bakıldığında 3 mülke tecavüz ve 2 sirkat meselesi olduğunu ancak bugüne değin hiç hapislik cezasına çarptırılmadığının altını çizdi. Aksun, kararda şunları kaydetti: “Polis mensupları vatandaşın can ve mal güvenliğinin koruyucusudur dolayısı ile görevini yasaların belirlediği çerçevede yapmakta olan polis memurlarına karşı işlenen suçlar doğrudan kamuya karşı işlenmiş olur. Huzurumuzdaki davada da görevini yasaların emrettiği şekilde yerine getirmeye çalışan tanık 1 polis memuru sanıklar tarafından ağır şekilde yaralanarak canına kast edilmiştir. Bu durumun hoş görüyle yaklaşım gerektiren hiçbir yanı yoktur. Huzurumuzdaki meselede tanık 1 polis memuru olay anında tek başına olmasına rağmen cesurca hareket ederek kaçmakta olan 2 sanığa tek başına müdahale etmede tereddüt etmemiş ve neticesinde böylesi bir saldırıya uğrayarak az kalsın canından olacak duruma gelmiştir. Emniyet güçlerine karşı yapılan böylesi saldırıların gerektiği gibi cezalandırılmaması halinde görevdeki polis mensuplarının huzurumuzdaki polis memuru gibi kahramanca davranmasını beklememiz de olanaksız olacaktır. Tüm bu değerlendirmelerimizin yanında sanıkların da ıslah olup kamuya tekrar kazandırılmasını sağlayacak bir ceza takdir etmemiz gerekir”. Aksun bu amaçla sanıkların lehinde ve aleyhinde olan tüm faktörleri inceledikten sonra sanık 1’i aleyhine gelen 1. davadan 15 yıl, sanık 2’yie ise aleyhine gelen 2. davadan 8 yıl hapis cezasına çarptırdıklarını açıkladı.