kıbrıs
Kıbrıs Hakkında
Ersin Tatar
Erhan arıklı
Ubp
Ctp
Girne
Lefkoşa
Lefke
Güzelyurt
Mağusa
Kapalı maraş
Kıbrıs haber
Kktc haber
Kıbrıs son dakika
Kktc son dakika
Kıbrıs gazate
Kktc gazete
Gündem kıbrıs
Haber kıbrıs
Gadara medya
Gıynık
Murat şenkul
Edirne’de çocukluğunda izlediği Yıldız Savaşları (Star Wars) film serisinden çok etkilenen Cihat Uygun (46), 30 yıldır filmle ilgili bulduğu tüm parçaları biriktiriyor. Uygun, aralarında kendi yaptığı ürünlerin de olduğu yaklaşık 500 parçalık arşivi için salonunu müzeye çevirdi.
Amerikalı film yapımcısı ve yönetmen George Lucas’ın 1977’de başlangıç filmiyle efsaneleşen Yıldız Savaşları, dünyada milyonları etkilediği gibi Edirne’de Cihat Uygun’a da esin kaynağı oldu.Serinin ilk filmini izlediği 15 yaşında hayranlığı başlayan Uygun, filmle ilgili figürleri biriktirmeye başladı. Yaklaşık 15 yıl önce de hobisini uğraşa çevirme kararı veren Uygun, topladığı parçalarla evinin salonunda filmin sahnelerini ‘diorama’ olarak adlandırılan küçük boyutlarda canlandırdı.Film figürleri ve sahneleriyle evinin salonu müzeye dönen Uygun, “15 yaşında bu sevgi başladı. O zamandan beri figürleri biriktiriyorum. İlk filmlerden beri takip ediyorum. Türkiye’den ve yurt dışından hoşuma giden ürünleri toplamaya başladım. Bu figürleri yapan bir firma var, ben figürleri alıp 1’e 6 ölçülerde dioramalarda kendimce canlandırıyorum. Bu şekilde biriktirmeye devam ediyorum” dedi.‘ÇOCUKLUKTAN GELEN BİR AŞK’Yaklaşık 500 parçalık koleksiyonu olduğunu söyleyen Uygun, “Aslında sergileme alanım sadece salonla sınırlı ama daha kutularda açılmamış bir bu kadar daha var. 400’e yakın bu şekilde ürünler var. Bu benim için çocukluktan gelen bir aşk, içimdeki çocuğu öldürmeden devam ediyorum. Star Wars yeni çağın da bir efsanesi gibi. Bu şekilde koleksiyon yaparak bu sevgimi canlı tutuyorum” diye konuştu.Salonunu müzeye çevirme fikrinin de internette gördüğü örneklerden kaynaklandığını belirten Uygun, “Önceleri bunları sadece biriktiriyordum, daha sonra sosyal medyada bazı örnekler görünce daha iyisini yapabilirim dedim ve bu şekilde müze gibi olmasını istedim. Zaman içerisinde sayıları da artınca daha iyisini yapma fikri oluştu. Biriktirdikçe filmdeki sahneleri canlandırdım ve ortaya bu çıktı” ifadelerini kullandı.Maddi külfeti olan hobisinin yaşadığı mutluluğa değdiğini anlatan Uygun, “Bunun bana bir maddi külfeti tabi ki var ama karşılığında gelen haz duygusu onu kapatıyor. Burası benim kendi salonum, yaşadığım yer. Hepsini bir odaya tıkmaktansa yaşadığım yerde sergiledim. Bu figürlerin kendi yaşamımın içerisinde olmasını istedim” diye konuştu.Hobisinin ölene kadar devam edeceğini dile getiren Uygun, “Aslında müzeye koymadığım çok çeşitli ürünler de var. Uzay gemisi var mesela, şu anda boyamasını kendim yapıyorum. Hepsiyle bizzat ilgileniyorum. Gelenlerin çok hoşuna gidiyor. Aydınlatılmış biçimde dolaplar içerisinde sergilendiğini görünce çok şaşırıyorlar ve genellikle olumlu tepkiler alıyorum. Bunların tabi ki maddi bir karşılığı var ama benim asıl düşüncem ölene kadar bunlara bakmak, satmak hiçbir şekilde istemem” dedi.İşte diğer kareler…
