kıbrısKıbrıs HakkındaErsin TatarErhan arıklıUbpCtpGirneLefkoşaLefkeGüzelyurtMağusaKapalı maraşKıbrıs haberKktc haberKıbrıs son dakikaKktc son dakikaKıbrıs gazateKktc gazeteGündem kıbrısHaber kıbrısGadara medyaGıynıkMurat şenkul
DOLAR
36,4329
EURO
38,2270
ALTIN
3.450,64
BIST
9.574,83
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
8°C
İstanbul
8°C
Az Bulutlu
Salı Açık
11°C
Çarşamba Çok Bulutlu
13°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
10°C
Cuma Çok Bulutlu
11°C

Tatar: ”Cumhur İttikafı’nın Kıbrıs davasına verdiği destek çok önemli”

Tatar: ”Cumhur İttikafı’nın Kıbrıs davasına verdiği destek çok önemli”
24 Şubat 2025 14:37
A+
A-

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ankara ziyareti kapsamında, Bengü Türk’te yayınlanan Kızılelma programına konuk oldu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Ankara’da AK Parti 8. Olağan Kongresine katıldığını belirterek, “Bizim için kongrede olmak büyük bir onurdur. KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki kadim bağların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha burada gördük. Şeref konukları olarak hitap edilmemiz ve orada yer almamız bizi çok gururlandırmıştır. Şahsım ve KKTC halkı adına Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti teşkilatlarına teşekkür etmek istiyorum” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kongrede anlamlı bir konuşma yaptığına ve önemli mesajlar verdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Ben bir Kıbrıs Türkü olarak Cumhur İttikafı’nın Kıbrıs davasına verdiği desteğin çok önemli olduğunu biliyorum” dedi.

Kıbrıs’ta federal temelde bir çözümün mümkün olmadığı, Rum tarafının tanınmış bir devlet olmasını kullandığını ve eşitlik temelinde Kıbrıs Türkü ile bir ortaklığı onaylamayacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu nedenle yeni bir siyaset geliştirilmesi gerekiyordu. Bu siyaset de iki devletli siyasettir. Federal temelde bir ortaklık söz konusudur. Federal temel Avrupa Birliği içerisinde çoğunluğun azınlığı ezeceği, yok edeceği ve asimile edeceği, Türk hükümeti ile bağları kopartacağı bir yapıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin garantörlüğünün son bulması ve Türk askerinin adadan çekilmesini içeren federal çerçevenin Kıbrıs Türkünün sonunun başlangıcı anlamına geldiğine dikkat çekti ve “İki devletli siyasette ise bir anlaşma olacaksa, iki devletin, kuzeydeki devlet Türk devleti, güneydeki devlet Rum devleti, yan yana yaşayan iki devletin birlikte iş birliği ile çözüm olabileceği noktasında Cumhur İttifakı bize tam destek vermiştir” dedi.

60 yıl önce BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı iki toplumlu, iki bölgeli federasyon kararının bu kadar yıldır Annan Planı, Crans Montana gibi çeşitli kez denenmesine rağmen bir sonuç getirmediğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, bu kadar denemeden sonra BM kararına bağlı olarak yapılan baskılara izin vermeyeceğinin, iki devletli siyasetin en doğru siyaset olduğunun altını çizdi.

İki devletli siyasetin Rumlar için de en doğru karar olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bir ülkenin kalkınması için ekonominin daha da gelişmesi için istikrar önemlidir. Türk askerinin varlığı hem Kıbrıs Türkleri hem de Rumlar için adadaki barış, güvenlik ve istikrarın teminatıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, iki devletli siyasete, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Cumhur İttifakı’nın verdiği destek dolayısıyla teşekkür etti.

Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs davasına ve Kıbrıs Türkünün mücadelesine tam destek vermesinin büyük öneme sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar,  “Hem KKTC’nin hem Türkiye Cumhuriyeti’nin haklı davasını korumak için birlikte bir mücadele içerisindeyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, kongrede yüzde yüz oy alarak yeniden genel başkan seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin lider bir ülke olarak savunma sanayisi başta olmak üzere ortaya konan iradenin gelecek için büyük umutlar verdiğini söyledi.

Bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Tatar, Mart ayında BM ile yapılacak toplantıya değindi ve “Biz müzakere etmeye gitmiyoruz. Müzakere için zemin ve çerçeve olması lazım” dedi.  BM’nin ‘Kıbrıs’ta müzakerelerin başlayabilmesi için şu anda ortak bir zemin yoktur’ şeklindeki açıklamasının önemli bir başarı olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Resmi müzakere sürecinin başlayabilmesi için ortak zemin oluşması gerekmektedir. Ortak zemin oluşması için bizim egemenliğimizin kabul edilmesi gerekiyor” dedi.

Mart ayındaki toplantıda, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye olarak Kıbrıs’ın geleceğinde iki devlet olduğunu dile getireceklerini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz Kıbrıs’ın geleceğinde neleri öngördüğümüzü söylemek için gideceğiz. Kıbrıs’ta ancak iki devletli bir antlaşmanın mümkün olduğunu söylemeye gideceğiz” dedi.

Kıbrıs’ta 1974’ten bu güne barışın hakim olduğunu, çatışmaların son bulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Bizim için önemli olan Türk askerinin varlığının ve garantilerin devamıdır” dedi.

İki devletli siyasetin dünyaya anlatılmasında Türkiye Cumhuriyeti’nin her bir büyükelçisinin önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk diasporasının da iki devletli çözüm siyasetini tüm dünyaya anlatmaya devam ettiğini, bu siyasetin kabul görmesi için sürdürülen mücadelenin büyük bir mücadele olduğunu söyledi.

Kıbrıs Adası’nın Türkiye Cumhuriyeti için önemine de değinen Cumhurbaşkanı Tatar, Hava Sahasının ve bunun kontrolünün çok önemli olduğunun, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini etkileyecek milli bir mesele olduğunun altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin de barış ve huzuru için,  Türkiye ile iş birliği yapmasının önemli olduğunu vurgulayarak, denizlerde ve hava sahasında Kıbrıs Türkü’nün de payı olduğunu, bu nedenle KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilerin ve antlaşmaların Doğu Akdeniz’deki hakimiyet adına önemli unsur olduğunu kaydetti.

Kıbrıs meselesini milli bir dava olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Türkiye’nin desteği yadsınamaz bir gerçektir ve Türkiye ile aramızdaki ekonomik, siyasi, kültürel ve tarihi gönül bağı vardır” dedi.  Doğu Akdeniz’de var olan enerji yataklarına da değinen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “KKTC küçük bir toprak parçası olarak görülmesin. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 3800 km toprağı vardır, egemen bağımsız bir Türk Devleti olarak deniz yetki alanlarımız, kara sularımız, kıta sahanlığımız,  hava sahamız, ekonomik münhasır bölge haklarımız vardır” dedi.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs açıklarındaki doğal gazın Mısır’a ihraç edilmesi ve Avrupa’ya yeniden pazarlanması konusunda Mısır ile imzaladığı anlaşma ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Kıbrıs Türklerinin haklarını gasp etme politikasına devam etmektedir. Kıbrıs’ta iki ayrı halk vardır ve Kıbrıs Türk ve Rum halklarının eşit kurucu ortaklığında 16 Ağustos 1960 tarihinde kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti, Rumların ENOSİS hedefi 21 Aralık 1963 saldırılarından sonra silah zoruyla bir Rum devletine dönüştürülürken, Kıbrıs Türk halkı da bu cumhuriyetten dışlanmıştır.  Rumlar halen bu devleti kullanarak antlaşma yapmaktadır ve bu durum, uluslararası hukuka aykırıdır.  Kıbrıs Türk halkının varlığını yok saymak adaletsizlik ve hukuksuzluktur. Yıllardır bunun mücadelesi verilmektedir” dedi.

Kıbrıs’ın etrafındaki zenginliklerin yanı sıra, bu zenginliklerin Avrupa Birliği pazarına taşınması konusunda da değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bunun, Karpaz’dan borularla Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden pazara dağılmasının yakınlık ve maliyet olarak en uygun yol olduğunu, Yunanistan üzerinden yapmanın ise hem maliyetli, hem zor olacağını kaydetti. Türkiye’nin bu konuda altyapısı olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  Doğu Akdeniz’deki son gelişmelerden sonra KKTC’nin öneminin ve statüsünün arttığını vurguladı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne karşı sergilediği tavrının sorulması üzerine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kıbrıslı Rumlar tarafından işgal edildiğini belirterek, büyük mücadeleler sonucu kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir gerçek olduğunu vurguladı.

KKTC’nin deniz yetki alanları, kara suları, kıta sahanlığı, ekonomik münhasır bölgeleri, Mavi Vatanı ve Gök Vatandaki hak, hukukun kazandıkları zenginlikler olduğunu vurguladı.

Türkiye Cumhuriyeti ile kurulan iş birliklerine değinen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  tüm ambargo ve haksızlığa rağmen Türkiye Cumhuriyeti ile bir başarı öyküsü yaratıldığını belirtti.

KKTC’nin de ‘Gözlemci Üye’ olduğu Türk Devletleri Teşkilatı konusunda da değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bu olumlu gelişmeden daha da cesaret alarak onurlu mücadelemize hız kesmeden devam edeceğiz” dedi.  Türk birliğine verilen önemden bahseden Cumhurbaşkanı Tatar,  KKTC olarak tüm Türk Devletlerinin en güneydeki temsilcisi olduklarını belirtti.  Türk Devletlerinde, farklı alanlarda, farklı konularda faaliyetlerin düzenlendiğini ve KKTC’nin de katılım gösterdiğini ifade etti ve iş birliklerinin artarak devam ettiğini vurguladı.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Yunanistan’ın 12 adayı gasp ettiği” yönündeki açıklamasına atıfta bulunularak, Yunanistan’ın Kıbrıs Rum kesimiyle var olan ilişkisi sorulması üzerine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yunanistan’ın işgalci olduğunu, “Kanlı Noel” katliamını Yunan Albayı Grivas’ın başlattığını,  akabinde 15 Temmuz 1974 yılındaki darbeyi yine Yunanistan Cuntasının yaptığını ifade etti. Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ele geçirmek adına her türlü adımı attığını ve başarısızlıkla sonuçlandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, Yunanistan’ın Kıbrıslı Rumlara da haksızlık yaptığını, esas amacının 12 adadan sonra 13. ada olarak Kıbrıs’ta  ENOSİS’i  gerçekleştirmek olduğunu söyledi.

Kıbrıs’ta 1974 yılı öncesinde Kıbrıs Türkü’ne yönelik yapılan soykırımların sorumlusunun Yunanistan olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Hayal olan büyük Yunanistan’ı yaratmak istediler. Geçmişte aldıkları 12 ada ile bütün Ege’de denizde egemenlik hakkı elde ettiler. ENOSİS ile 13’üncü ada olarak Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlayıp Akdeniz’de de deniz yetki alanlarını genişletmek istediler. Yunanistan’ın kara parçasından daha büyük denizde yetki alanları var.” dedi.

Lozan Antlaşması’nın maddelerine göre Kıbrıs’ın İngiltere’ye bırakıldığını ancak İngiltere’nin adadan çekilip adanın Yunanistan’a bırakılmasının istendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, bu durumun kabul edilemez olduğunu söyledi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.